Aydın Adnan Menderes Üniversitesi ADÜ Teknokent’te faaliyet gösteren HBX Ar-Ge, bu zamana kadar 18 patent almayı başardı. Şimdi ise hücrelerin savunma sistemini güçlendirerek yaşlanmayı geciktirmeye yönelik yeni bir çalışma başlattı. Bu çalışma, HBX-HGM71 (AA) krem formu adı altında yürütülmekte olup, doğanın biyoaktif zenginliği ile hücresel savunma sisteminin desteklenmesini hedefliyor.
Aydın ilinde faaliyet gösteren Karya Farma’nın HBX Ar-Ge departmanı, regionda bulunan endemik bitki çeşitlerinden yola çıkarak HBX-HGM71(AA) adlı bitkisel formülasyonu geliştirdi. Bu formülasyonun topikal krem formatındaki biyoaktif özellikleri bilimsel raporlarla kanıtlandı. HBX Ar-Ge Kurucusu Hakan Başlık, 2020/13009 numarasıyla patentlenen bu formülün yüksek antioksidan kapasitesi ve doğal fenolik içeriğiyle dermokozmetik alanda devrim yaratmayı hedeflediklerini ifade etti.
Çeyrek asırdır sürdürdükleri araştırmaların, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından onaylı akredite laboratuvarlarda analiz edildiğini belirten Hakan Başlık, “Gerçekleştirilen analizlerde, formülasyonumuzda bulunan oleik, linoleik ve alfa-linolenik asit gibi doymamış yağ asitlerinin oranı % 82,25 gibi dikkat çekici bir seviyede çıkmıştır. Ayrıca tokotrienoller (doğal E vitamini) ve toplam fenolik bileşik miktarının 3655 mg/kg düzeyinde olduğu tespit edilmiştir. Bu özellikler, kremimizin ciltte yaşlanmayı önleyici, bariyer güçlendirici ve oksidatif stres baskılayıcı etkiler sunduğunu gösteriyor. Bu güçlü profil, cilt esnekliğini artırma, epidermal su kaybını azaltma ve serbest radikallere karşı savunma geliştirme gibi çeşitli olumlu etkilerle HBX-HGM71(AA)’yı doğal kozmetik alanında özgün bir konuma getirecektir” dedi.
“Çalışmalarımızın tamamı doğal”
Karya Farma HBX Ar-Ge Kurucusu Hakan Başlık, Türkiye’nin biyolojik çeşitlilik açısından önemli bir zenginliğe sahip olduğunu vurgulayarak, “Avrupa kıtasında yaklaşık 12 bin bitki türü bulunmasına karşılık, ülkemiz yaklaşık 4 bini endemik olmak üzere toplam 12 bin bitki türüne ev sahipliği yapmaktadır. Ege Bölgesi, bu konuda oldukça zengin bir konumdadır. Örneğin, Dilek Yarımadası Milli Parkı 804 bitki türüne ev sahipliği yapmaktadır. Bu türlerden önemli bir kısmı da endemiktir. Kovid-19 pandemisi ile birlikte, doğal ve tabii kaynakların kıymeti artmıştır. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın verilerine göre, şu anda tespit edilen tür sayısı 13 bin 404’tür. Bu türlerin 12 bin 141’i bitki, 1.263’ü ise hayvan türüdür. Envanterde yer alan türlerden 428’i lokal endemik, 3 bin 275’i ise sadece Türkiye’ye özgü endemik türlerdir. Tıbbi ve aromatik bitki çeşitliliğimiz ise 4 bin 832 olarak kaydedilmiştir. Bu zenginliği değerlendirmek ve projeli çalışmalarımız ile ülkemize ve bölgemize fayda sunmak için HBX-HGM71(AA) kremimizi tamamen doğal ürünlerle tasarladık” dedi.