Ali Çetinkaya NGC’yi ziyaret etti…
“BU SEÇİM HİZMET SEÇİMİ, İDEOLOJİ SEÇİMİ DEĞİL!”
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Memleket Partisi Nazilli Belediye Başkan Adayı Ali Çetinkaya ve beraberindekiler, Nazilli Gazeteciler Cemiyeti’ni (NGC) ziyaret etti. Çetinkaya, bu seçimi kazanacaklarına emin olduklarını ve kendi dönemlerinde yerel basına daha fazla destek olacaklarını ifade ederek, basın mensuplarından bütün adaylara eşit davranmalarını istedi. Kendisinin yanlış yaptığında yanlışının yazılmasını, eleştirilmesini isteyen Çetinkaya, bu seçimlerin hizmet seçimi olduğunun altını çizdi.
Memleket Partisi Nazilli Belediye Başkan Adayı İnşaat Mühendisi Ali Çetinkaya ve İlçe Yönetim Kurulu Üyeleri, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü münasebetiyle Nazilli Gazeteciler Cemiyeti’ne kutlama ziyaretinde bulundu. Misafirlerini kapıda karşılayan NGC Başkanı Ümit Özmen, ziyaretlerinden dolayı Memleket Partililere teşekkür ederek, yerel basının sorunları ve çözümü noktasında yapılması gerekenleri aktardı.
Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’nin daha önce cemiyeti iki kez ziyaret ettiğini ve basın toplantısı düzenleyerek kendilerine destek verdiklerini hatırlatan Özmen, “Önümüzdeki süreçte meslek yasasının çıktığı, internet yasasının ve basın kanununun yeniden revize edildiği bir ortam yaşarız inşallah… Bu özel günümüzde burada biraraya gelen değerli meslektaşlarımızın destekleri başta olmak üzere; hem sabah ki törende hem de buraya gelerek göstermiş olduğu destekleriniz için sizin nezdinizde tüm siyasi partilerimize bir kez daha teşekkür ediyorum.” dedi.
KALEMİNİ SATAN DEĞİL, KIRAN GAZETECİ OLUN!
Her türlü hava şartlarına rağmen gecesini gündüzüne katıp, kamuoyuna haber yetiştirmeye çalışan onurlu ve değerli basın mensuplarının bu özel gününü kutladığını ifade eden Memleket Partisi Nazilli İlçe Başkanı Ahmet Hüseyin Güleryüz, şunları söyledi: “İnşallah basın özgürlüğüne daha kapsamlı bakılan bir Türkiye’de, sizlerin önünüze çıkan taşları teker teker atacak yeni kanunların çıkartılması dilekleriyle bu özel gününüzü tekrar tekrar kutluyorum. İnşallah daha net haberciliğin, daha gerçekçi, kalemini satan değil kıran gazeteciliğin peşinde olmanızı diliyorum.”
BASINA DAHA FAZLA DESTEK VERECEĞİZ!
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü en içten dilekleriyle kutladığını ifade ederek söze başlayan Memleket Partisi Nazilli Belediye Başkan Adayı İnşaat Mühendisi Ali Çetinkaya, bu günü 10 Ocak’la sınırlamamak gerektiğinin altını çizerek, yılın 365 gününün gazetecilerin günü olduğunu belirtti. Ali Çetinkaya, şunları söyledi: “Sizlerin özgür olmanız, birilerine bağlı olmamanız gerekli. Tabii ki ekonomik şartlar belli, bizler de bunun farkındayız. Bu süreci 1 Nisan’da zaferle sonuçlandırabilirsek -destek vardır eminim ki- sizlere daha fazla destek olacağımızdan şüpheniz olmasın. Ve bu özel gününüzü kutlamak için geldik buraya.
Ancak buraya gelirken değerli büyüğüm Önder ağabeyimi, Önder Şimşek’i kaybettiğimizi öğrendim. Futbolculuk zamanlarımın yöneticisi olan ve o günlerde bana ‘Jardel’ lakabını takan, sonrasında da bende emeği büyük olan ağabeyim Önder Şimşek’i elim bir trafik kazasında kaybettik. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun. Acılı ailesine, sevenlerine ve tüm dostlarına başsağlığı diliyorum.
Dün yine bir kadın cinayeti işlendi sonra da katili kendini öldürdü. Kavgayı ayırmaya çalışan Ak Parti Aydın İl Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Kalfa da yaralanmış maalesef bu olayda. Hem ona hem de AK Parti’ye geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
Toplumdaki ekonomik bunalımın getirmiş olduğu olumsuzluklar bunlar, tabii ki düzeltilmesi gerekiyor. Biz yerel siyasetçileriz, yerelle alakalı yapacaklarımızdan bahsediyoruz. Kimseyi kötülemek gibi bir siyasi yol haritamız yok. Herkes bir şeyler yapmaya çalışıyor ama biz daha iyisini yapacağımızı iddia ediyoruz. Bunu da biliyoruz çünkü ekibimiz kendi işlerinde başarılı insanlardan oluşuyor. Ben hem kendime hem ekibime güveniyorum.”
Nazilli Belediye Başkan Adayı Ali Çetinkaya’nın konuşmasından satır başları şu şekilde…
HİZMET SEÇİMİ, İDEOLOJİ DEĞİL!
“Biz iktidar olmayı bekliyoruz Nazilli’de. Bu hizmet seçimi, ideoloji seçimi değil. Biz hem mesleğimiz gereği -inşaat mühendisiyim- hem de yerel siyasetçi olduğumuz için neler yapabileceğimizi biliyoruz ve gittiğimiz yerlerde de bunu anlatıyoruz. Dediğim gibi ekip arkadaşlarıma güveniyorum. Seçimlerden zaferle çıkacağıma inanıyorum.
14 Mayıs’taki seçimler iki turlu seçimdi, oy bölme diye birşey yoktu. Oy bölüyorlar, şöyle böyle yapıyorlar dediler. Biz kendimizi anlatmaktan seçime konsantre olamadık. Ama ayrı ayrı adaylar çıktığı için bu seçimde oy bölme oluyor. Karşı tarafta bir bütünlük var, güç odağı orası. Şimdi baktığımızda bu tarafta bütünlük olmasa da bizce bir sıkıntı yok; hata yapmayacağımıza ve seçimi kazanacağımıza inanıyorum.”
BİZİM DERDİMİZ ŞEHRİMİZE HİZMET ETMEK!
“Biliyorsunuz 2019 seçimlerinde aday adayıydım. CHP bana fedakarlık yap dedi, yaptık. Kürşat Engin Özcan’ın yanında dimdik durduk. Yine fedakarlık yap denirse ekip olarak yaparız, bundan kimsenin şüphesi olmasın. Bizim derdimiz koltuk değil, bizim derdimiz yaşadığımız şehre hizmet etmek!
Bakın ben şundan utanç duyuyorum… Engelli kardeşlerimizin gidebileceği bir engelli tuvaleti yok bu memlekette. Ben bunun için belediye başkanı olmak istiyorum. Bakın Ovacık belediye başkanı bugün fasulyesi, nohutu ve balıyla tüm Türkiye’ye kendini tanıtmış. Eğer iki bin nüfuslu Ovacık’ı tüm Türkiye tanıyorsa, kusura bakmayın 165 bin nüfuslu Nazilli’yi tüm dünyanın tanıması lazım. Kestanemiz, incirimiz, zeytinimiz, zeytinyağımız, narenciyemiz, pamuğumuz var. Kooperatifleşmenin önünü açmak lazım. Şehrin karayollarının girişine çıkışına yaz: ‘Dağlarından yağ, ovalarından bal akan şehir…’ Eee hani nerede? Biz bunları değerlendireceğiz. Tabelaya yazmakla olmaz, icraatla olur. Yapacağımız projelerimiz de, ekibimiz de hazır.”
‘BELEDİYE BAŞKANI’ SIFATINA İHTİYACIM YOK!
“Nazilli halkının bize ‘bu göreve gel’ diyeceğinden eminiz. Allah’ın izniyle 1 Nisan’dan sonra başka bir Nazilli göreceksiniz. İlk icraatimiz de belediye başkanlık makamının kapısını sökmek olacak. O belediye binası belediye başkanının değil, Nazilli halkınındır. Ben üç ay belediye başkanlığı yaparım, geri kalan 4 yıl 9 ay boyunca Nazilli’ye neler kazandırabilirim onları konuşmak için gelirim örneğin Ümit Başkanıma ‘Nazilli’ye neler yapabiliriz?’ derim. Herkesin bir hayat felsefesi var… Benim felsefem; önce işim, sonra ailem eşim dostum, ardından siyaset. Belediye başkanı olduğumda benim işim belediye başkanlığı olacak, ben onu iş olarak görüyorum. İşin özeti, benim ismimin önüne belediye başkanı sıfatına gerek yok, benim zaten bir sıfatım var. Ben belediye başkanı sıfatını almak için aday olmadım.”
NAZİLLİ’Yİ İL YAPAMAZ!
“Sadece siz değerli basın mensuplarından bir tek şey bekliyorum: Bütün adaylara eşit davranın. Kim ne çalışıyorsa onu görün. Kötü mü yapıyor, kötü yazın. Benim açımdan sıkıntı yok, ben yanlış yapıyorsam yazın, eleştirin beni. Veremeyecek bir cevabım, bir hesabım olmaz benim. Ben bir şey yapıyorsam neden yaptığımı da söylerim.
Bakın sayın belediye başkanımız Kürşat Engin Özcan, İYİ Parti’den AK Parti’ye geçerken ne dedi? Nazilli’yi il yapacaklar onun için geçiyorum. Temmuz’da il olacaktı, yok! 5 Eylül, yok! 29 Ekim, yok! Şimdi gelecek burada da söyler belki; beni seçin, iktidar partisinin adayıyım ya -adaylığı gelirse ki geleceği konuşuluyor- 23 Nisan’da il yapacağım diyecek. Yalan! Nazilli il mil olmaz! Olur ama olmaz…
Şimdi neden olamazını da anlatacağım, nasıl olurunu da… 1937’de Mustafa Kemal Atatürk basma fabrikasını açmak için buraya gelmiş ve demiş ki; ‘Nazilli atide göstereceği gelişme ile vilayet merkezi olacaktır.’ Şu anda bütün bilboardlarda yazıyor. Şimdi sen; rahmetli Atatürk’ün o gün bu sözleri söylediği basma fabrikasını kapatmışsın, Polis Okulu’nu kapatmışsın ne idüğü belirsiz Millet Bahçesi yapmışsın, Köytaş diye bir tekstil fabrikamız vardı gitmiş. Nazili tabiri caizse geri vitese takılmış, geri kalmış. İşte bu sebeplerden dolayı il olamaz…
Peki nasıl il olur? Bakın; Recep Tayyip Erdoğan bu ülkenin Cumhurbaşkanı, Ak Parti’nin değil! Ben yatağı döşeği alıp Ankara’ya soruşturma dosyam kapansın diye gitmem, aday olmak için gitmem! Ben Ankara’ya projelerimi gerçekleştirdikten sonra giderim, derim ki; Sayın Cumhurbaşkanım Nazilli için bunu bunu yaptık, artık Nazilli il olmayı hakediyor. O zaman il olur mu olmaz mı?”
